Orjinal Adı: Half Blood/ Covenant #1
Türkçe Adı: Melez/ Melez Sözleşmeleri #1
Yazar: Jennifer L. Armentrout
Çevirmen: Bilge N. Zileli Alkım
Yayınevi: DEX
Sayfa Sayısı: 331
♥ Sevdiğini öldürebilir misin?
Yine çok beğendiğim bir kitabın yorumunu yazıyorum^^ Jennifer L. Armentrout kitapları gerçekten bir harika! Kitabı eğlenerek okudum. Özellikle de aralarında geçen konuşmalar ve Alex'in anlatımı oldukça akıcı ve etkileyiciydi.
Çoğu yerlerde Alex'in ne yapacağını tahmin edebiliyorsunuz. Çünkü kendisi yapma denilenleri yapmakta kararlı^^ Ama böyle olmasaydı kitabın da tadı kalmazdı.
- Birazcık spoiler içerir -
Kitabımızda olaylar mitolojik ögeler etrafına kurulmuş. Melez'de çok fazla etkisini hissetmesek de serinin diğer kitaplarında artacağına emin olabilirsiniz. Ayrıca kitabın temellerini oluşturan bir yasak var: Safkanlarla Melezler arasında ilişki yasak -Bana serinin en sonunda Alex'in Seth'le değil de Aiden'la olacağının mesajını veriyor. Bu nedenle sevmiyorum^^-
Kitaba Alex'in iblislerle savaşıyla başlıyoruz -Direkt olarak konuya dalıyoruz yani- Alex'in akite girmesini ve "özel" eğitim almasını okuyoruz. Doğrusunu söylemek gerekirse Aiden'la diyalogları da çok şeker^^ -Ama Seth'le olan diyaloglar Aiden'ınkileri döver, hıh :P- Ve tabiki her yerden iblisler fırlıyor, Alex'in başı dertten kurtulmuyor.
Şunu itiraf etmeliyim ki kitaba Team Aiden olarak başladım. Hatta Seth ilk geldiğinde onu pek sevemedim. Sonrasında Seth ağzını açtı ve ben "Neredeydin seeeen?" diyerek Team Seth oldum^^ Onun konuşmasına, hazır cevaplılığına, komikliğine, çılgınlığına, tipine biterim ben yaaa^^-Çok mu çok Team Seth'im acaba?-
Kitapta Alex'in eğitimleri -her ne kadar Aiden'la olsa da- , Seth'in tavırları favorilerimdendi. Ama 236 ve 239. sayfalar arasında olan olaydan sonra yok efendim neymiş bu olmamalıymış da, yok efendim seni korumak içinmiş de.. Aiden ne diyorsun sen ya? Sen git kendine hakim olama, sonra yok bu olmamalıydı de. Olllldu canım! Çok kötü düştün gözümden cık cık cık! Yapmayacaktın bunu...
Ama Seth öyle mi? Değil.. O hep Alex'in yanında. Ayrıca bir havası da yok değil. Hatta var, çok var, herkes ona tapıyor resmen^^ Ama Seth yine de çok tatlııı. Sinir bozucu ve tatlı. Kibirli ama tatlı.. Egosu da yerinde hani artistin^^ -Eee adam Apollyon. O artist olmasın da ben mi olayım yani?-
Aiden ve Seth'le dolu bölümlerin haricinde kitapta bir de üzücü bir bölüm vardı. Ah, ah çok kötüydü -Anlatım süperdi canım, olay kötüydü- Nedeeen? Neden böyle olmak zorundaydı. Gittiii, gitti! Nasıl üzüldüm size anlatamam. Çok zor durumda kaldı Alex'im. Çok üzdüler onu -tabi beni de- Duygudan duyguya sokan Jennifer, bir de ağlattı beni..
Ama Alex doğruyu yaptı, çünkü o artık onun sevdiği kişi değildi, iblisti.
Orada Caleb'e de üzülmedim değil hani? Ah canım ya, takip ettin Alex'i bak ne oldu... Ama zaten insanın dostu olcaksa Caleb gibi olsun.-Ben de bir adet Caleb'in dostluğundan istiyorum^^ Herkese bir tane böyle dost şart..-
Ooo bir de her şeyin sebebi var. Önemli olay tabi.. Alex'in ne olduğunu öğrendiğimiz an hooop her şey iyice karışıyor, çorba oluyor, olaylar durmak bilmiyor^^ Ama bu okuyucu -bkz.ben- Alex'in ne olduğunu önceden tahmin ediyor. -Çok belliydi aslında ama çaktırmayın^^- Eveet o diğer melezlerden farklı çünkü... onun Seth'i var. Gerçekten sanki BİRBİRLERİ İÇİN DOĞMUŞLAR, değil mi? -Zaten orayı büyük yazmamın HİÇ sebebi yok^^-
Spoiler vermemeye çalıştım,umarım vermemişimdir^^ Ama çoğu kişi tarafından okunmuştur diye düşünüyorum. Okumadıysan da oku bence. Yoksa Seth'i tanıyamazsın -ben de kafayı Seth'le bozdum ya^^- Ama sadece Seth mi? Hayır tabiki de -Durumu toparlamaya çalışan bir Team Seth- Kitap her şeyiyle mükemmeldi. Ba-yıl-dım! Serinin diğer kitaplarının daha da mükemmel olacağından emin olabilirsin^^
Alıntılara geçmeden önce şunu soracağım: Sizce bu seri film olsa nasıl olurdu? Lux serisinden sonra bir de Melez Sözleşmeleri film olursa süper olmaz mı? Ama karakterler çok önemli benim için. Karakterleri kitaba uygun olmazsa film eksiyle başlar. Ooo bir de Zehir Ustası'nın filmi çıksa..-Ohoo ben iyice kafayı yedim. Anlaşıldı, biraz daha film hakkında konuşursam tüm kitaplarımı filme uyarlayacağım. Daha fazla hayal kurmadan alıntılara geçiyim ben^^-
♥ Melez'den Alıntılar ♥
-----------------------------------------------------------------
♥ "Ağabeyinin şu anda benden pek hoşlandığını sanmıyorum."
"Ben hiç öyle demezdim. Ağabeyimin sana çok düşkün olduğuna kalıbımı basarım."
♥ "Ama seni tekrar elinde içkiyle yakalamak istemiyorum"
Gözlerimi devirdim. "Vay canına, işte yine baba gibi konuşmaya başladın. Yirmi yaşında gibi konuşmaya başlamalısın."
♥ "Bence - hayır, seninle her şekilde gurur duyarlardı, biliyorum"
Tek kaşını kaldırdı. "Seni eğitmeyi teklif ettiğim için mi böyle düşünüyorsun?"
"Hayır. Seni hatırladığım için böyle düşünüyorum."
♥ "Alex?"
"Evet?"
Bir tutam koyu renkli saçını alnından çekip o çarpık gülüşüyle gülümsedi."Seni hatırlıyorum."
Yüzümü ekşittim. "Ne?"
Gülümsemesi yüzüne iyice yayıldı. Ve...ah, tanrılar aşkına gamzeleri vardı. Nefesim kesildi. "Ben de seni hatırlıyorum."
♥ "Ne okuyorsun?"
Başını kaldırıp bakmadı bile. "Çalışırken konuşabiliyorsan, yeterince sıkı çalışmıyorsun demektir."
"O kadar kalın bir kitabı kim eğlence olsun diye okur ki?"
Aiden başını kaldırdı sıkılmış bir ifadeyle beni yerime mıhladı."Kim kendi sesini duymak için konuşur ki?"
Gözlerimi kocaman açtım."Bugün de tam günündesin anlaşılan."
♥ Durum acıklı olsa da onunla didişmek hoşuma gidiyordu. Ne zaman ona sinir bozucu bir şey soracak olsam, küçük -ama gerçekten küçük- bir gülümseme dudaklarını şereflendiriyordu. O kitaba dikkatini verdiğinden bile emin...
"Alex, bana bakmayı bırak da biraz kardiyo çalış."
♥ " Tamam. Başka bir şeye geçmeye hazırım ben; mesela, bıçaklarla çalışma ya da kara büyüye karşı savunma olabilir. Havalı şeyler, yani."
"Şimdi Harry Potter'dan alıntı mı yaptın sen?"
Kocaman gülümsedim."Belki yapmışımdır."
♥ "Biraz sersemlemiş gibiydin. İlk kez onun yanında olmak biraz sarsıcıdır. Onun da geleceğini bilsem seni uyarırdım."
"Beni en çok rahatsız eden şey bu değildi."
"Hım?"
Derin bir nefes aldım. "Dövmeleri çok sarsıcıydı." Onu dikkatle izliyordum. Tepkisinden deli falan olup olmadığımı anlayacaktım.
Aiden olduğu yere çakılıp kaldı."Ne?"
Amanın, demek kafayı yemiştim.
♥ "Şurada kötü, küçük bir yaran var."
Çatal dudaklarımdan düştü patates püresi masaya saçıldı. En iyi "buzlar prensesi" tavrımı takındım ve ben de ona baktım. "Kişisel alanıma giriyorsun, ahbap."
Dudaklarında muzip bir gülümseme belirdi. "Ne olmuş? Ne yapacaksın yani? Bana patates püreni mi fırlatacaksın? Korkudan ölüyorum."
♥ "Şey... dövmelerin geri döndü."
"Bu... olamaz."
"Neler oluyor? Çünkü eğer biliyorsan ben de öğrenmeyi çok isterim."
"Öleceğiz."
"Ben - ne dedin sen?"
♥ Lucian güldü. "Gerçekten de büyüleyici bir şey. Sen onun diğer yarısısın, Alexandria. Kaderinde onunla birlikte olmak yazılı. Ona aitsin."
Sanki koca bir ağırlık gelip göğsüme çöreklenmişti. "Yo. Hayır. Hayır."
Seth bana bakıp yüzünü buruşturdu. "O kadar tiksinmiş gibi yapmana gerek yok."
♥ Seth dönüp kapıya baktı. "Alex beni endişelendirmeye başlıyorsun. Bana hakaret et... ne bileyim, bir şeyler söyle."
Dudaklarımda cılız bir tebessüm belirdi. "Sen hayal bile edemeyeceğim kadar büyük bir ucubesin.
♥ Raftan bir havlu aldı. Islatıp bana fırlattı. "Elini yüzünü temizle." Ardından haylazca sırıttı. "Çiçeği burnunda Apollyon'umun kötü görünmesine izin veremem."
Havluyu sıktım. "Bir daha bu kadar salakça bir şey söylersen seni uykunda boğarım."
Altın kaşları kalktı. "Küçük Alex, birlikte yatmamızı mı teklif ediyorsun?"
O sonuca nasıl vardığına hayret etmiştim.Havluyu indirdim. "Ne? Hayır!"
"Yatakta yanımda yatmadığın sürece beni nasıl boğabilirsin ki?" Pis pis güldü. "Bir düşün bakalım."
"Öff, kapa şu çeneni."
♥ "Her ne yaptıysan onun için teşekkürler... yaptıkların sayesinde bulunduk. Sen olmasaydın muhtemelen ölecektim - ya da şu an birilerini doğruyor veya lime lime ediyordum. Bu yüzden... teşekkürler."
O kadar uzun süre sessiz kaldı ki ne yaptığına baktım. Seth yüzündeki o afallamış ifadeyle bana bakıyordu. Gülmemek için bakışlarımı kaçırdım. "Ne?"
"Galiba bu bana söylediğin en hoş şey. Kesinlikle."
Güldüm. "Hayır, değil. Sana daha önce de hoş şeyler söyledim."
"Ne gibi?"
Hoş bir şey söylediğim başka bir durum olmalıydı. "Mesela... hani..." Aklıma hiçbir şey gelmiyordu. Vay canına düpedüz cadının tekiydim. "Tamam bu sana söylediğim ilk güzel şey."
"Galiba bunu anlamak ve sindirmek için bir dakikaya ihtiyacım var."
-----------------------------------------------------------------
Ben alıntı yapmamışım ki, kitabı geçirmişim buraya^^
♥ Team Seth ♥
Şunu itiraf etmeliyim ki kitaba Team Aiden olarak başladım. Hatta Seth ilk geldiğinde onu pek sevemedim. Sonrasında Seth ağzını açtı ve ben "Neredeydin seeeen?" diyerek Team Seth oldum^^ Onun konuşmasına, hazır cevaplılığına, komikliğine, çılgınlığına, tipine biterim ben yaaa^^-Çok mu çok Team Seth'im acaba?-
Kitapta Alex'in eğitimleri -her ne kadar Aiden'la olsa da- , Seth'in tavırları favorilerimdendi. Ama 236 ve 239. sayfalar arasında olan olaydan sonra yok efendim neymiş bu olmamalıymış da, yok efendim seni korumak içinmiş de.. Aiden ne diyorsun sen ya? Sen git kendine hakim olama, sonra yok bu olmamalıydı de. Olllldu canım! Çok kötü düştün gözümden cık cık cık! Yapmayacaktın bunu...
Ama Seth öyle mi? Değil.. O hep Alex'in yanında. Ayrıca bir havası da yok değil. Hatta var, çok var, herkes ona tapıyor resmen^^ Ama Seth yine de çok tatlııı. Sinir bozucu ve tatlı. Kibirli ama tatlı.. Egosu da yerinde hani artistin^^ -Eee adam Apollyon. O artist olmasın da ben mi olayım yani?-
Aiden ve Seth'le dolu bölümlerin haricinde kitapta bir de üzücü bir bölüm vardı. Ah, ah çok kötüydü -Anlatım süperdi canım, olay kötüydü- Nedeeen? Neden böyle olmak zorundaydı. Gittiii, gitti! Nasıl üzüldüm size anlatamam. Çok zor durumda kaldı Alex'im. Çok üzdüler onu -tabi beni de- Duygudan duyguya sokan Jennifer, bir de ağlattı beni..
Ama Alex doğruyu yaptı, çünkü o artık onun sevdiği kişi değildi, iblisti.
Orada Caleb'e de üzülmedim değil hani? Ah canım ya, takip ettin Alex'i bak ne oldu... Ama zaten insanın dostu olcaksa Caleb gibi olsun.-Ben de bir adet Caleb'in dostluğundan istiyorum^^ Herkese bir tane böyle dost şart..-
Ooo bir de her şeyin sebebi var. Önemli olay tabi.. Alex'in ne olduğunu öğrendiğimiz an hooop her şey iyice karışıyor, çorba oluyor, olaylar durmak bilmiyor^^ Ama bu okuyucu -bkz.ben- Alex'in ne olduğunu önceden tahmin ediyor. -Çok belliydi aslında ama çaktırmayın^^- Eveet o diğer melezlerden farklı çünkü... onun Seth'i var. Gerçekten sanki BİRBİRLERİ İÇİN DOĞMUŞLAR, değil mi? -Zaten orayı büyük yazmamın HİÇ sebebi yok^^-
Spoiler vermemeye çalıştım,umarım vermemişimdir^^ Ama çoğu kişi tarafından okunmuştur diye düşünüyorum. Okumadıysan da oku bence. Yoksa Seth'i tanıyamazsın -ben de kafayı Seth'le bozdum ya^^- Ama sadece Seth mi? Hayır tabiki de -Durumu toparlamaya çalışan bir Team Seth- Kitap her şeyiyle mükemmeldi. Ba-yıl-dım! Serinin diğer kitaplarının daha da mükemmel olacağından emin olabilirsin^^
Alıntılara geçmeden önce şunu soracağım: Sizce bu seri film olsa nasıl olurdu? Lux serisinden sonra bir de Melez Sözleşmeleri film olursa süper olmaz mı? Ama karakterler çok önemli benim için. Karakterleri kitaba uygun olmazsa film eksiyle başlar. Ooo bir de Zehir Ustası'nın filmi çıksa..-Ohoo ben iyice kafayı yedim. Anlaşıldı, biraz daha film hakkında konuşursam tüm kitaplarımı filme uyarlayacağım. Daha fazla hayal kurmadan alıntılara geçiyim ben^^-
♥ Melez'den Alıntılar ♥
-----------------------------------------------------------------
♥ "Ağabeyinin şu anda benden pek hoşlandığını sanmıyorum."
"Ben hiç öyle demezdim. Ağabeyimin sana çok düşkün olduğuna kalıbımı basarım."
--- Alex ve Deacon partideyken, sayfa 81 ---
♥ "Ama seni tekrar elinde içkiyle yakalamak istemiyorum"
Gözlerimi devirdim. "Vay canına, işte yine baba gibi konuşmaya başladın. Yirmi yaşında gibi konuşmaya başlamalısın."
--- Alex ve Aiden, sayfa 91 ---
♥ "Bence - hayır, seninle her şekilde gurur duyarlardı, biliyorum"
Tek kaşını kaldırdı. "Seni eğitmeyi teklif ettiğim için mi böyle düşünüyorsun?"
"Hayır. Seni hatırladığım için böyle düşünüyorum."
--- Alex ve Aiden, sayfa 94 ---
♥ "Alex?"
"Evet?"
Bir tutam koyu renkli saçını alnından çekip o çarpık gülüşüyle gülümsedi."Seni hatırlıyorum."
Yüzümü ekşittim. "Ne?"
Gülümsemesi yüzüne iyice yayıldı. Ve...ah, tanrılar aşkına gamzeleri vardı. Nefesim kesildi. "Ben de seni hatırlıyorum."
--- Alex ve Aiden, sayfa 96 ---
♥ "Ne okuyorsun?"
Başını kaldırıp bakmadı bile. "Çalışırken konuşabiliyorsan, yeterince sıkı çalışmıyorsun demektir."
"O kadar kalın bir kitabı kim eğlence olsun diye okur ki?"
Aiden başını kaldırdı sıkılmış bir ifadeyle beni yerime mıhladı."Kim kendi sesini duymak için konuşur ki?"
Gözlerimi kocaman açtım."Bugün de tam günündesin anlaşılan."
--- Alex ve Aiden, sayfa 97-98 ---
♥ Durum acıklı olsa da onunla didişmek hoşuma gidiyordu. Ne zaman ona sinir bozucu bir şey soracak olsam, küçük -ama gerçekten küçük- bir gülümseme dudaklarını şereflendiriyordu. O kitaba dikkatini verdiğinden bile emin...
"Alex, bana bakmayı bırak da biraz kardiyo çalış."
--- Alex ve Aiden, sayfa 98 ---
♥ " Tamam. Başka bir şeye geçmeye hazırım ben; mesela, bıçaklarla çalışma ya da kara büyüye karşı savunma olabilir. Havalı şeyler, yani."
"Şimdi Harry Potter'dan alıntı mı yaptın sen?"
Kocaman gülümsedim."Belki yapmışımdır."
--- Alex ve Aiden, sayfa 106 ---
♥ "Biraz sersemlemiş gibiydin. İlk kez onun yanında olmak biraz sarsıcıdır. Onun da geleceğini bilsem seni uyarırdım."
"Beni en çok rahatsız eden şey bu değildi."
"Hım?"
Derin bir nefes aldım. "Dövmeleri çok sarsıcıydı." Onu dikkatle izliyordum. Tepkisinden deli falan olup olmadığımı anlayacaktım.
Aiden olduğu yere çakılıp kaldı."Ne?"
Amanın, demek kafayı yemiştim.
--- Alex ve Aiden, sayfa 151 ---
♥ "Şurada kötü, küçük bir yaran var."
Çatal dudaklarımdan düştü patates püresi masaya saçıldı. En iyi "buzlar prensesi" tavrımı takındım ve ben de ona baktım. "Kişisel alanıma giriyorsun, ahbap."
Dudaklarında muzip bir gülümseme belirdi. "Ne olmuş? Ne yapacaksın yani? Bana patates püreni mi fırlatacaksın? Korkudan ölüyorum."
--- Alex ve Seth, sayfa 184 ---
♥ "Şey... dövmelerin geri döndü."
"Bu... olamaz."
"Neler oluyor? Çünkü eğer biliyorsan ben de öğrenmeyi çok isterim."
"Öleceğiz."
"Ben - ne dedin sen?"
--- Alex ve Seth mavi kordonla bağlandığında, sayfa 221 ---
♥ Lucian güldü. "Gerçekten de büyüleyici bir şey. Sen onun diğer yarısısın, Alexandria. Kaderinde onunla birlikte olmak yazılı. Ona aitsin."
Sanki koca bir ağırlık gelip göğsüme çöreklenmişti. "Yo. Hayır. Hayır."
Seth bana bakıp yüzünü buruşturdu. "O kadar tiksinmiş gibi yapmana gerek yok."
--- Alex, Seth ve Lucian, sayfa 227 ---
♥ Seth dönüp kapıya baktı. "Alex beni endişelendirmeye başlıyorsun. Bana hakaret et... ne bileyim, bir şeyler söyle."
Dudaklarımda cılız bir tebessüm belirdi. "Sen hayal bile edemeyeceğim kadar büyük bir ucubesin.
--- Alex ve Seth, sayfa 249 ---
♥ Raftan bir havlu aldı. Islatıp bana fırlattı. "Elini yüzünü temizle." Ardından haylazca sırıttı. "Çiçeği burnunda Apollyon'umun kötü görünmesine izin veremem."
Havluyu sıktım. "Bir daha bu kadar salakça bir şey söylersen seni uykunda boğarım."
Altın kaşları kalktı. "Küçük Alex, birlikte yatmamızı mı teklif ediyorsun?"
O sonuca nasıl vardığına hayret etmiştim.Havluyu indirdim. "Ne? Hayır!"
"Yatakta yanımda yatmadığın sürece beni nasıl boğabilirsin ki?" Pis pis güldü. "Bir düşün bakalım."
"Öff, kapa şu çeneni."
--- Alex ve Seth, sayfa 250 ---
♥ "Her ne yaptıysan onun için teşekkürler... yaptıkların sayesinde bulunduk. Sen olmasaydın muhtemelen ölecektim - ya da şu an birilerini doğruyor veya lime lime ediyordum. Bu yüzden... teşekkürler."
O kadar uzun süre sessiz kaldı ki ne yaptığına baktım. Seth yüzündeki o afallamış ifadeyle bana bakıyordu. Gülmemek için bakışlarımı kaçırdım. "Ne?"
"Galiba bu bana söylediğin en hoş şey. Kesinlikle."
Güldüm. "Hayır, değil. Sana daha önce de hoş şeyler söyledim."
"Ne gibi?"
Hoş bir şey söylediğim başka bir durum olmalıydı. "Mesela... hani..." Aklıma hiçbir şey gelmiyordu. Vay canına düpedüz cadının tekiydim. "Tamam bu sana söylediğim ilk güzel şey."
"Galiba bunu anlamak ve sindirmek için bir dakikaya ihtiyacım var."
--- Alex ve Seth, sayfa 314 ---
-----------------------------------------------------------------
Ben alıntı yapmamışım ki, kitabı geçirmişim buraya^^
♥ Team Seth ♥
Ooouuu dünyaya bir Team KT daha kazandırılmış. Süper ! ^_^
YanıtlaSilTabi ki de :) Benim tatlı Kucak Tavşanım dururken kim Team Aiden olabilir ki?
SilOlanlar var ama :( Yazık, Seth gibi şeker bi şeyden mahrum kalıyorlar.
SilBence de çok yazık :( Seth nasıl sevilmez? Şu kaşa göze bir bak ya, artistim benim^^
SilŞu kaş göz gerçek olsa da baksak keşke :(
SilO kaş göz gerçek olsa ve karşımda dursa bayılmadan bakabileceğimden emin değilim^^
SilBen bayılmam direk olaya girerim :D :P
SilBen kesin bayılırım. Hatta Seth beni uyandırır ben tekrar bayılırım. O derece şoka girerim yani :D
SilSen bayılırsan bundan istifade eder Seth'i ele geçiririm. Hiç acımam. :D
SilEh, ben bayılmıyım o zaman :D İşin ucunda Seth var yani.
SilHer an kafana sert bir cisim çarpabilir. Bayılmazsan bayıltırız :D Olmadı gazozuna ilaç katarım :P
Silİlaçla kandıramazsın ki. Benim 370 sayfalık bir zehir eğitimim var :P Şıp diye anlarım ne olduğunu :D
SilO zehir eğitiminden bende geçtim :D
SilEşitiz o zaman :D
SilNuri Alço idollerim arasında yok zaten -,-
SilOlmamalı da :D İdol dediğin Katy, Alex ve Yelena gibi olur :P Kaptılar taşları -.-
SilBen de kapardım ama meşguldüm işte :P Alex yanlış seçim yapıyor, o idolüm olamaz -,-
SilZaten idolüm olabileceği tek konu Seth'i kendine aşık etmesi. Ama isterse seçmesin ben onun yerine de severim Seth'imi^^
Sil